28 Kasım 2010 Pazar

Galatasaraylılık Ruhu ?

Bir yerlere mi sakladınız onu ? Bulamamanız bu yüzden mi bilmiyoruz .. Ama bildiğimiz tek bir şey varsa profesyonelliğin ilkelerinde aldığın paranın hakkını vermeye çalışırsın. Bazılarınız için Amatör Ruh,bizim için Galatasaraylılık ruhu, armanın,formanın hakkını verebilmek .. Bunları unuttuğunuz bir gerçek beyler .. Ama profesyonelsiniz ya sizler ? Bu mu profesyonellik ? Sahada yoksunuz,varsınızda bizler mi göremiyoruz ? Biz fedakarlık yapıyoruz,çok seviyoruz .. Sizlere bunları anlatsak,anlamazsınız bizi ... Anlarmış gibi yaparsanız veya bir iki kişi anlar gerisi duygusal yaptığımızı düşünür .. Di mi ? Böyle olur .. Bunu hepimiz biliyoruz.

Haklısınız biz duygusal düşünüyoruz,taraf olduğumuz için .. Hep galip gelemezseniz,sizleri galibiyet için sevmiyoruz inanın böyle bi düşüncemiz yok .. İnanın öyle körü körüne saplantılarımız yok .. Körü körüne olan kendimize kattığımız Galatasaraylılık Ruhu'dur sadece ..

Herhalde bu hayatta bir şeyleri çok sevmek, sonuçlarında çok üzülmek, çok sitem etmek, çok kahrolmak olarak ortaya çıkıyor. Olsun,bildiğimiz en iyi şey Galatasaray'ı çok sevebilmek .. Bugün herhalde Ali Sami Yen'deki son derbi olduğunu 11 tane amatör lig futbolcusuna anlatsaydık En azından mücadelelerini alkışlardık sahada .. Profesyonel olan sizlerin,bizleri kahrettiği gibi kahretmezlerdi ..

Armanın peşindeyiz .. Fakat siz neyin peşindesiniz ? Galatasaraylılık Ruhunun peşinde değilsiniz .. Bu gidişin sonu da hiç ama hiç hayra alamet değil. Unutmayın herkes gider, BİZ KALIRIZ !

26 Kasım 2010 Cuma

Son Derbi Öncesi

Belki kimimiz için ilk derbisi Ali Sami Yen'de, belkide sayısını hatırlamayacağı kadar çok oldu bu da onlara eklenecek .. Ama her ikisi içinde ortak olan bir şey var ki '' Son'' derbi olacak bu maç. Son defa evden çıkıp,veya uzun yollardan gelip son kez bir derbi öncesi yaşayacağız Ali Sami Yen'in çevresinde ..

Alışkanlıkları farklıdır herkesin,maç öncesinde ama güzel olan bir çok şey de stada girmeden yaşanmaz mı ? Kimimiz Orjin'in orda,kimimiz Eski Açık tarafında Gima(Carrefour)'nın orda kimisi Simit Sarayında .. Biletini vereceğin arkadaşını beklersin veya kız arkadaşını .. O gün bir telaş vardır orda ama esas olan bu dur .. Akşam kimle maç yeğenim ? Kaç atarız onlara ? Hangimiz bu soruları cevaplandırmadık ki Mecidiyeköy'de .. Hemen hemen bir çoğumuzun yaşadığı şeyler bunlar .. Store önünde bağıranlara güldük bir çoğumuz .. Akşam maçta bağırın burda ne bağırıyorsunuz diye tatlı sitemler ettik ..

Rakip taraftarın gelişi derbilerde hep farklı olur ya .. Sokağın aşağısında Emniyet geçirtmez bizleri,küfrederiz inceden ah ulan diye .. Biraz aksiyon katarız güne. Bunuda bir çoğumuz yapmışızdır. Alışagelmişlik diyelim biz bunların adına .. Hani her gün akşam işten dönerken bakkala uğrarsın;bakkal aynıdır .. Geçtiğin yollar,bindiğin taşıtlar .. Apartmanın kapısı .. Küçük ama alışkanlık yaratmış detayları bile özlersin biraz uzaklaşınca ..

Ne var ki bunlar ufak detay değil, Orjin, Mecidiyeköy, Burger,Gima ... Hayatımızın bir parçası .. Hepsinden öte olan da Ali Sami Yen .. Tarihe tanıklık ederken cehennem son kez bir derbinin şahidi olacak,bizlerde orda olacağız Allah kısmet ederse ..

Tuhaf bir ruh hali ve o ruh halinin doğurduğu duygular içersinde yazılan kelimeler bunlar .. Son derbi öncesi gelin, doya doya yaşayalım bir çok şeyi .. Ama hepsinden daha önemlisi .. Öyle bir derbi olsun ki bu Galatasaray Taraftarı damgasını vursun o geceye ... Düşünsenize Son derbide 90 dakikayı ''adam gibi hakkını vererek'' bağırarak geçirsek, en fazla boğazlarımız ağırır ama ömrümüz boyunca dönüp bakarız o güzel manzaraya .....





15 Kasım 2010 Pazartesi

Sil Baştan Başlamak Gerek Bazen

Şarkının sözlerinde dediği gibi sil baştan yapabilmek gerek bazen .. Yorulmak;üzülmek bu hayatın içinde hep var olacak olgular. Bunlarla yaşamayı öğrenmek gerek. Ama şu bir gerçek ne kadar öğrenirsek öğrenelim bunlarla yaşamayı;inceden bir sitem edeceğiz yorgunluklara;kızgınlıklara;kırgınlıklara ve de üzünütülere. Bunların hepsi çok sevmenin yörüngesinde koğuşlanmış şeyler .. Sitem sevgiden doğar derler ya,öyle bir şey işte bizimkisi .. Sitem de edemeyiz ki biz; o kadar çok severiz işte ..

Neyden mi bahsediyorum ? Hayatının tam ortasında Galatasaray olan; Arma aşığı insanların bugünlerdeki duygularından;iç dünyalarında yaşananlardan bahsediyorum. Evet bir şeyler yolunda gitmiyor. Son Manisa maçındaki yenilgi bizlere o tabloyu belirgin olarak gösterdi. Alınan mağlubiyetlere;kazanılan galibiyetlere göre sevmiyoruz biz Galatasaray'ı. Karşılık bekleyerek bir şeyleri sevecek olsaydık,iş dünyasından bir şeyler seçerdik kendimize ne bileyim daha fazla maddi seçenekleri olan bir şeyler bulur severdik .. Bazen kazanırdık;bazen kaybederdik .. Kaybedince sırt çevirir giderdik;kazanınca şakşakçılık yapardık .. Böyle oluyor di mi normal hayatta ? Böyledir muhtemelen.

Biz farklıyız; birilerinin farklı olması gerekiyor .. Diğerlerinin daha üstünde olması gerekiyor. Onlar bizleriz. Galatasaray sevgisi;karşılıksızca sevmenin bizdeki tarifi .. Ama bir şeyi unutmasınlar. Karşılıksızca sevmek herşeye eyvallah demek değil .. Eyvallah deriz,sineye çekeriz sabrederiz .. Armaya formaya ciddi davranmayanlarda eyvallah dedirtmeyi bir görev biliriz kendimizde .. Onların eyvallahınında sonuna bir nokta konulur geri dönüşü olmaz .. Bu forma kutsaldır; Galatasaray armasıda kutsaldır herkese nasip olmaz ..

Şimdi bir sil baştan yapma zamanı .. Bizlerin eğer ki varsa bir hatası Galatasaray taraftarı olarak,o hatayı düzeltiriz. Peki Galatasaray Spor Kulubünün Yönetimi, Galatasaray Futbol Takımının formasını giyen futbolcular sizlerde buna hazırmısınız ? Galatasaray'ın kişisel egoları tatmin etme yeri olmadığını,şahsi çıkarlarınızı kulübün başarıları ve menfaatlerinin önüne koyamayacağınızı hatırladınız mı ?

Galatasaray köklü bir kulüp. Türkiye'nin tartışılmaz en büyük kulubü. Bizler Galatasaray'ı karşılıksızca sevmenin peşindeyiz bu sebepten dolayı da heryerdeyiz. Sizler ise bu kulüp için bir şeyler yapma fırsatına ulaşmışi saygı kazanmış bireylersiniz. Peki samimiyetinizden ödün verirseniz sizleri durduracak en büyük gücün taraftar olduğunu hatırlayamadınız mı beyler ? Yanlış hesap Bağdat'dan döner .. Bunu asla unutmayın. 2000 yılının Mayıs ayında delicesine sevinme duygusunu yaşamış olan bizler;2010 Kasım'ında üzülmenin de doruklarına ulaşırız .. İki duyguyda tüm gerçekçiliğiyle yaşarız. Ama sizler Galatasaray'ı göz göre göre sportif anlamda başarısızlığa itemezsiniz. Buna hiçbirinizin hakkı yok .. İsim vermek sorunun temelini görmeyi engeller. İsme gerek yok. Herkes şapkasını önüne alıp düşünsün ..



Unutmayın; Biz burdayız,yine varız. Biz GALATASARAY'LIYIZ !

10 Kasım 2010 Çarşamba

Gheorghe Hagi ve Galatasaray

Yine,yeni,yeniden .. Hoşgeldin Gheorghe Hagi dedik,hoşgeldin ... Galatasaray ne olursa olsun senin yuvan;bu hep böyle kalacak,sonsuza kadar. Frank Rijkaard'ın gidişi açıkçası beklenen bir karardı. Rijkaard'ın başarısı veya başarısızlığı göreceli olarak değişmektedir. Gelişi büyük heyecan yaratan bir Teknik Adam'dı,beklentiler çok büyüktü ama olmadı. Burdaki başarısızlık daha ağırlıkta yönetimsel hatalardan dolayı diyenler de var; Rijkaardın 4-3-3 dizilimindeki ısrarcılığın başarısızlığa götürdüğünü diyenler de .. Taraftar Rijkaard'a olan güvenini her seferinde yenilsede bazen istenilen olmayınca .. Yollar ister istemez ayrılıyor. Güle güle dedik Rijkaard'a;iyiniyetli çalışmalarından dolayı Galatasaray taraftarı seni her zaman saygıyla hatırlayacaktır.

Dedik ya yeni bir hırs;yeni bir güç .. Bir tazelenme gerekti. O isimde Gheorghe Hagi ile olacaktı. Futbolculuğunda ki hırsını; Teknik Adamlığında'da göstereceğine şüphemiz yoktu. İlk Galatasaray Macerasındada bunun örneklerini görmüştük. Son haftalara kadar şampiyonluk potasındaydık ..Gheorghe Hagi iyi bir teknik adamdı ve Galatasaray'ı ayağa kaldırabilecek bilgi ve hırs kendisinde fazlasıyla mevcuttu. Ayrıca Tugay Kerimoğlu gibi bir isminde teknik heyette olduğunu göz önüne alırsak, Galatasaray'da güzel şeylerin temelleri atılıyordu ..

Fakat bir çoğumuz şu anda yönetimsel sorunlardan dolayı Galatasaray'ın başarsız olacağını düşünebilir. Bu doğal bir şey. Ama bu sorunları bir anda yok etmek;takımı bir anda mükkemel yapmak gibi bir beklenti Gheoghe Hagi'den beklenmemelidir, elinde sihirli değnek olmayan Gheorghe Hagi takımın başına geldiğinden beri takımda mücadele ve hırslılık konusunda gözle görülür değişmeler mevcuttur.Bu çizgide devam edecek bir Galatasaray sezonun 2.yarısında Aslantepe'yle beraber yeni bir çıkış yakalayacaktır ..

Şimdi bizlere düşen görev ise bu takıma olması gerekenden daha çok sahip çıkmak ve destek vermektir .. Yönetimi eleştirmek ve yapılan yanlışları sürekli sürekli gündeme getirerek olumsuz hava yaratmaktansa var gücümüzle takıma destek vererek ilk yarının sonuna kadar en az kayıpla gidebilmeyi hedeflememiz lazım.

Aslantepe ile beraber yeni bir dönem;yeni bir çıkış;daha yeni bir Galatasaray geliyor .. Herşeyiyle mükemmeli isteyen bir Galatasaray ve o mükemmellliğin en büyük destekçisi, büyük Galatasaray taraftarı .. Herşey yeniden başlıyor,yeniden ...

2 Kasım 2010 Salı

Bir Arma Sevdalısına Umut Oluyoruz

Arkadaşlar,forumumuzun üyelerinden biri olan, Mahir Şanlı arkadaşımızın kızı Nisa çok ağır bir hastalık ile mücadele ediyor.

Kanser denen illet, bu 3 yaşında ki kızımıza yapışmış, o ise direniyor, bizim yapacağımız tek şey var, bu kızımızın 3. yaş doğum gününde, onu hediye yağmuruna tutmak.

Gelin omuz omuza verip, kanser ile pençeleşen, bu küçük arma sevdalısına, mutluluk verelim, kansere karşı yüreklendirelim.

Sevgili kardeşimiz Mahir Şanlı, kızını o gün hediye yağmuruna tutmak istiyor, gelin kızımızı günlerce mutlu edecek kadar çok hediye yollayalım.

Hediye dediğimiz, büyük değil, hediye dediğimiz aslında yüreğimiz, küçük zarflarla, kızımıza yüreğimizi gönderelim.....

Galatasaray’lı olmak vefalı olmaktır...
Galatasaray’lı olmak, Galatasaray’lı yı yalnız bırakmamaktır...

Nisa kızımızın doğum günü 18 Kasım Perşembe, o güne kadar binlerce hediye gönderelim, lütfen bir Arma Sevda’lısını yanlız bırakmayın.

Aşaşıda ki linke tıklayarak, facebook’tan daha fazla bilgi alabilirsiniz.

http://www.facebook.com/event.php?eid=161431453881497

ALICI-NİSA ŞANLI
ADRES : Plezantstraat 78-B 9100
Sint-Niklaas, Belgium


www.ultraslan.com'dan alıntıdır

Evet;küçük bir kardeşimiz .. Belkide ileride şu anda kendisine aşılanan Galatasaray sevgisini minik kalbinde büyütecek bir kardeşimiz .. Alpaslan'a Mektuplar kitabının derleyicisi Mahir Şanlı'nın küçük kızı Nisa Şanlı. Mücadelesi ve tedavisi zor bir hastalıkla mücadele ediyor. Tedavisi gittikçe ilerliyor; ve bu süreçte bu hastalığa dair güzel sonuçlar alıyor .. 3 yaşında olmasına rağmen o Galatasaraylılık ruhuyla aslanlar gibi mücadele ediyor ..

Bizlere bu süreçte düşen görev ise Nisa kardeşimizin yüzünde bir nebze olsun tebessüm yaratmak .. Bunu ise 18.11.2010 tarihinde; Nisa'nın doğum gününde ona hediyeler yollayarak gerçekleştirmeye ne dersiniz ? Güzel olmaz mı ? Sayısız hediyeye sahip olan bir çocuğun yüzündeki tebessüm;ve mutluluk duygusu onun bu hastalığı yenmesinde çok güzel bir adım olacaktır.

Evet Sevgili Galatasaray'lılar; bizler bir Arma sevdalısına;onun bu zor gününe ortak olarak olması gerekeni yapacağız ..

Haydi Nisa Sana Sevgilerimizi yolluyoruz ... Sen o sevgilerle herşeyin üstesinden geleceksin ..


İletişim Bilgileri:


http://www.facebook.com/event.php?eid=161431453881497

ALICI-NİSA ŞANLI
ADRES : Plezantstraat 78-B 9100
Sint-Niklaas, Belgium




[img]http://sphotos.ak.fbcdn.net/photos-ak-sf2p/v231/184/21/599133469/n599133469_435608_373.jpg[/img]




Not : Konuyla ilgili herhangi bir eksiklik olduğunu düşünen; iletişime geçmek isteyen;öneri veya düşüncesi olanlar

atakan@uarera.com adresine mail atabilirler